12 Ocak’ta ilk Dolunay, Öncü Büyük Kare’de,Zodyak’ta Yengeç’te kendi evinde,Lunatik’lerin kalbinde, Arketip Ay’da duygularımızın,sezgilerimizin,aile,yuva ve manevi tüm değerlerimizin, bizim için önem taşıyan her ilişkinin deneyimleriyle parlıyor. Duygusal ihtiyaçlarımızdan gelen aşırı hassasiyetler kararlı davranmamız gereken durumlarda çatışma yaratabilir. Mevcut koşullardaki huzursuzluk kendimizi tehdit altında hissetmek zorlayıcı…Gergin zamanlardan geçiyoruz, ne kadar cesur ne kadar ve ne için tedbirli olmamız gerektiğini ve asıl ihtiyacımızın ne olduğunu deneyimleyeceğiz bu Dolunay’da…Kontrol etmek ve Merkezlenmek arasında deneyimleyeceğiz.Ay yaşamı harekete geçiren döngülerdir.Mitolojik kökenlerinde doğuran,besleyen,büyüten Yüce Ana Kyble , Isis,Ishtar, hayvanların ve doğanın Koruyucusu Artemis,Gecenin Kraliçesi Hecate’dir.Ay Dişidir, sadece Eski Mezopotamya’da Tanrı Sin Eril olarak geçer, dilimizde Aydede dense de Ay Ana dolu dur dişidir.Bütün yaşamımızın evreleri Ay döngüsündedir.Bu döngüde Yengeç Dolunay Rüyaları yoğun, derin ve çarpıcı…Sadece kendi rüyalarımız değil, başkalarının da bizi gördüğü rüyaları duyabiliriz. Ev ile, aile ile, hayatımızdaki kadınlar, kadın rolleri, kadın arketipleri, annelik, annemiz ile ilgili rüyalar var.Lucid Rüyalar,Haberci Rüyalar var, su ile ilgili ama olağandışı semboller Olasılık Rüyaları da var.Danışanlarımla rüya okumalarında “Ev” Sembolünün şifalanma ve dönüşüm sembolü olduğunu deneyimledik.Ev yaşam alanımızdaki herşeyi sembolize ediyor. Kişisel bilinçdışı için de , ortak bilinçdışı için de…Yengeç Dolunay aynı zamanda ilhamın parlak Dolunay’ları…Lunatik gerginlik ifade bulabildiğinde hem sanata, hem üretime, hem salıvermeye dönüşebilir, bırakın duygunuz ifade bulsun.Aytaşı,Selenit,Mavi Kaplangözü,Aquamarin,açık sarı, açık beyaz imgelemleri, üçüncü göz ve tüm çakralarda enerji ve şifa dengelemeleri destekleyici olacaktır.İlk Dolunay Öncü Kare’de, Yengeç’te, en zor zamanlardan birinde, ateşten geçerken, suyun da yandığı zamanlarda, ne yapıyorsak daha iyi yapmanın, daha iyi düşünmenin, daha çok sevmenin, daha dik durmanın zamanı değer verdiğimiz herşey için…Üstelik her karanlıktan birarada geçebilmek, yaralarımızı birlikte sarabilmek için, kucaklaşmak için Yine!
Kardeşlikle.
aydakikedi.
“..yıpranmışız
bahçedeki kapı kadar
ayrılıklardan
ve beyaz hayaletlerinden
gidenlerin,
muşambalarla sarmalanmış ,
konuşuyoruz hala tutkuyu.
tutkumuz oysa tuz
içine postların bastırıldığı
yapalım diye meşinden
aşkın derisini..”
John Berger
